Eski vakit,
şair Ali
Asker Barut
Sezai Karakoç’un bürosuna gitmiş.
İçeride kimse yokmuş ki Sezai Bey
açmış kapıyı.
Ali Asker,
kapı açılıp da Sezai Bey’i
karşısında görünce,
“Beni buraya Hz.
Ali ve Cemal
Süreya sevgisi
getirdi”
demiş!
Sezai Bey başta pek anlam
verememişse de içeri buyur etmiş hemen.
Sonra karşılıklı susmuşlar.
(Ee, Sezai Karakoç bu,
suskunluğun ustası!)
En çok da bu susuşlarda anlatılacak
şeyler vardır ya, neyse.
Hikâye burada bitiyor, zihinlerde
devam edecek nasılsa…
(Kendimden biliyorum!)
Yorumlar
Yorum Gönder