42 Gün, bir Gülten Akın destanı…
12 Eylül askerî darbesi
sonrasında Mamak Cezaevinde başlayan ve 42 gün süren açlık grevinin şiir, öykü
ve resimlerle (Auswitch ve diğer bazı toplama kamplarındaki mahkûmların
duvarlara işlediği resimler bunlar) sunulmuş bir destan.
Belki de bir büyük utancın
resmedilmiş hâli demek gerekiyor bu kitap için. Kitabın içerisindeki tüm
öyküler farklı ‘sınıf’ ve sosyal çevreye ait annelerin
ağzından/zihninden/gözyaşından/yürek yangınından süzülerek yazılmış. Ki,
o annelerden biri de bizzat ozanın kendisi, yani Gülten Akın. (Oğlu Murat
Cankoçak da
açlık grevinde olan mahkûmlardan biriydi.)
1986 yılında Alan
Yayıncılık tarafından
ilk baskısı yapılan bu eser bugün ne yazık ki unutulmaya yüz tutmuş bir yapıt.
Ve ben bir ‘çağ yangını’ yaşarcasına okuyup ‘bitiremediğim’ bu kitabı
yaşadığım sürece bir an olsun zihnimin gevşek kapılarından çıkıp gitmesine izin
vermeyeceğim. (Enis Batur'un -YKY'den çıkan- Ulysses’e yazdığı 'Önsöz'de de dediği gibi; “zaten biz büyük
yazarların kitaplarını asla bitiremeyiz.”)
Kitap, salt şiir.
İnsanlık onurunun, haysiyetinin
ve umudunun şiiri.
*
Yırttı yüzlerce dizesini
Çekti duyulan şiirlerinden adını
Sildi şiire dönüşen sözleri
Yüreğinden
Kendi bedenine tutkunlar ey
Kendi aydınlığını sevenler ey
Yorgan gibi bürünüp geceyi
Kendi sıcağında uyuyanlar
Bu nedir bu nedir, bir gencecik
ozan
Yazdı ama size değsin istemedi
Sizi değmez gördüğündendir
Reddetti güzelim şiirlerini
Sizi reddetti
*
Aynı dille konuşuyor Aynı dili
konuşmuyoruz
Ben
değil sofraya ölüm oturdu
Peynir yedi beni, zeytin yedi beni
Ekmeğe uzandım, ellerim düştü
Elmadan gözlerim yandı, kör kaldım
Su değil su değil sel aldı beni
Ben değil sofraya ölüm oturdu
*
Peynir yedi beni, zeytin yedi beni
Ekmeğe uzandım, ellerim düştü
Elmadan gözlerim yandı, kör kaldım
Su değil su değil sel aldı beni
Ben değil sofraya ölüm oturdu
*
Benim de kollarım bağlı senin kelepçenle
Sağ elim tutmuyor tutmuyor
Yitirdim büyümü, şiirim uçtu
Solum yetmiyor
*
Kurt koşarak gelir, koşarak gelsin
Tilki sinsice sürünerek
Sürünerek gelsin
Sürümüz ağılda bağlı bağlı da
Umarımız uzaksa
Yola inen sisi benimsedikse
İster kurt gelsin ister tilki gelsin
*
İlahi onmasın ondurmayanlar
İlahi gitsin gelmesin bir daha
Yelin yetmediği boğunuk günler
*
Ayrılık sularda nilüfer
görürsün tutamazsın
*
[Şiir
alıntılarının tümü Gülten Akın/ '42 Gün' kitabından]
…ve kitaptaki öykülerden bana en
çok dokunmuş, en çok hüzünlendirmiş bölüm:
“bin yıldır evliymiş gibi duran
bir kızla evlendi. bin yıldır evliymiş gibi durdular. hiç çocuk olmamış gibi
çocukları oldu.”
Evet efendim . . yalan olmasın 4 gündür hunharca eritiyorum şu bloğu keşke karışsa her hücreme neyse .. diyeceğim o ki sevgili efendim mesajını aldım ve sayende mete aygün ün kitabını sipariş ettim . hem teşekkür eyleyip hem de bu eser i te'min için bana bir yol gösterirsen memnun olurum. Zira o sitede(nadir) kimden sipariş vereceğimi bilmiyorum
YanıtlaSilŞuradaki olabilir mi?!
Silhttp://www.nadirkitap.com/42-gun-gultekin-akin-kitap2788614.html